AYTUNÇ BENTÜRK, TDSF BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

1990’lı yıllarda esen, break dance ve electro bougie rüzgarıyla dans hayatına başlayan Aytunç Bentürk, bugüne kadar kazandığı sayısız şampiyonluğun ardından şimdi bu tecrübesini dansı daha iyi noktaya taşımak için federasyon başkanlığına aday olduğunu söyledi.

2001 yılında salsa Türkiye Şampiyonu,  2004 ve 2005 yıllarında partneriyle birlikte Dünya ve Avrupa Salsa Şampiyonluğunu kazanan Bentürk, dans tutkunu gençlere fırsat verilmesi gerektiğini belirtti. “Bayrağımızı göklere çektirip İstiklal Marşımızı tüm dünyaya dinleterek bu gururu yaşayıp yaşattım.” diyen Bentürk, dans adına tabuları yıktığını, dans eğitmeni olarak sporcu yetiştirmeye devam edeceğini ve birçok kişiye cesaret verdiğini belirterek bu konuda yoluna devam edeceğini ifade etti.

31 Ekim’de gerçekleştirilecek olan Türkiye Dans Sporları Federasyonu Başkanlığı seçimlerinde aday olduğu söyleyen Bentürk, neden aday olduğunu da şöyle açıkladı; “Benim her zaman gerçekleştirmeyi düşündüğüm bir hayalim vardı. Ülkem adına yarışmacı olduğum ve dereceler aldığım yıllarda Dünyanın birçok ülkesinde dans federasyonu varken maalesef üzülerek ifade ediyorum ki Türkiye’de dans federasyonu yoktu.  Yurt dışındaki yarışmalara katılım her anlamda maddi ve manevi olarak zordu ve sporcu olarak yalnızdık. Dansçıların, sporcuların uluslararası yarışmalara katıldıklarında milli olabilecekleri, daha iyi eğitim alabilecekleri her şeyden önemlisi sığınabilecekleri bir yuvaları olması adına bir hayalim vardı. Federasyonumuz kuruldu ve uzun yıllar federasyonumuzun içinde olmama rağmen son yıllarda dans sporunun yönetimsel anlamda içinde bulunduğu durum maalesef çok üzücüydü ve hayallerimden çok uzakta kaldı. Federasyon kulüpler için var olmalı, kulüpleri yüceltmeli ve sporcuyu eğitmeli. Sırf reklam olsun televizyona çıkalım diye bale sanat mı spor mu tartışmaları olmamalı. Dans Federasyonu alınan başarılarla gündeme gelmeli. Bir dans sporcusunun mutlu olarak girdiği bir yuvası olsun. Güvenebileceği bir adresi olsun istiyorum. Yarışmacının, antrenörün ne hissettiğini bilirim. Çünkü yarıştım, yarıştırdım. Ben bu meyanda çok zorluklar yaşadım. Artık hiçbir dansçının, sporcunun üzülmesini, yıpranmasını istemiyorum.”

Dansda eğitimin önemine değinen Bentürk, federasyon çatısı altında eğitmenleri, antrenörleri, hakemleri ve sporcuları doğru anlamda eğitmek, sahip çıkmak,  seminerler düzenleyerek yeni projeler, fikirler üretmek adına aday olduğunu belirtti. Sosyal dansçı yetiştiren kurumların üzerlerindeki zorlukları azaltacak projeleri gerçekleştirmek için çalışacaklarını, üniversitelere branş olarak sportif ve sosyal dansları eklemek istediklerini belirten Aytunç Bentürk, hedefinin tüm ilk öğretim kurumlarına antrenör ve eğitmen yollamak olduğunu,  yetiştirilen antrenörlere iş olanakları sağlamak gerektiğini, dünya şampiyonları ile milli takım kampları yapmayı, klüplere ve sporculara destek olmak adına sponsorların bulunması gerektiğini, yarışmaların-festivallerin avmlerin içerisinden çıkartılıp hak ettiği gibi bir alanda yer almasını sağlamak adına çalışmalar yapacağını söyledi.

Türkiye Dans Sporları Federasyonu’nun 2. dönem kurucu üyelerinden biri olduğunu belirten Bentürk, uzun yıllar eğitim kurulu başkanlığı ve milli takım antrenörlüğünün yanı sıra federasyon bünyesinde Sosyal Latin Dansları As Başkanlığı, eğitim öğretim ve yarışma müfredatlarının ilk yazılımını sağladığını ve federasyon bünyesinde sosyal latin dansları kurulların oluşturulması ve yönetilmesini görevlerini yaptığını kaydetti.